Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kendi Kendinizle Dansa Hazır mısınız?

    İnsan kendi kendiyle dans eder mi? Evet!elbette eder.Kendi kendinle başbaşa kalmak dansın ilk adımı.Kendi ile başbaşa kaldığında kendinle flörte başlıyorsun.İnançlarınla,düşüncelerinle,duygularınla flört ediyorsun.Kendini dinliyorsun,kendini anlamaya,tanımaya çalışıyorsun.Kendini farkediyorsun.     İnsanın kendiyle başbaşa kalması hayatına,becerilerine,yeteneklerine,deneyimlerine dair keşif yaptırır.Yüzleştirir bir şeylerle.Genelde kaçtığımız ,üzerinde kafa yormadığımız,ertelediğimiz,korktuğumuz şeylerle yüzleşiriz.     Kendinle dans etmek bize zevklerimizi,yapmaktan hoşlandığımız ,huzur duyduğumuz,mutluluk veren şeyleri buldurur .Düşüncelerimizin,duygularımızın,yaşadıklarımızın muhakemesini yapmamızı sağlar.      Kendinle dans etmek çok keyifli,çok anlamlı.Değerlerini,kapasiteni,misyonunu,ideallerini,ihtiyaclarını,arzularını farkettirir.Kendini dansa kaldırdıkça daha çok ister,buna daha çok zaman ayırırsın.    Kendine yemek,kahve,çay,konser,sinema,tatil hediye eder ya da bam b

Kendini Gerçekleştirmek ile Huzur,Mutluluk Arasında Bağlantı Var mı?

     Kendini gerçekleştirmek cümlesi kulağa nasıl geliyor? Merak mı uyandırıyor,coşku mu veriyor,anlamsız ve saçma mı geliyor? Mutlaka bu cümle bir duygu uyandırıyor.      Kendinizi gerçekleştirdiginizi düşünüyor musunuz? Bu kelime ne demek ?Ben bireyin kendi değerleriyle,özüyle yaşadığı,yeteneklerini,becerilerini,potansiyelini kullandığı,kendinden memnun,kendini,yaşamını kabul ettiği,mutluluğa varan,her daim huzurlu olan diye adlandırıyorum.Hayat misyonunu yaşama geçirerek,kendini ifade ederek  yaşamak.     Kendi değerlerini bilerek ve bu değerlere sahip olarak iş,kariyer,güncel,sosyal,manevi yaşamını kurmak insanın kendini ifade şeklini yansıtır.Düşüncemizde,duygumuzla,tavrımızla kendimizi ifade ederiz.Kendini her şeyde ifade edebilen bireyler tatmin,doyum seviyesi yüksek,huzurlu,mutlu yaşamı sürdürürler.    Yaşam amacı bireyin kendini gerçekleştirebilmesi,kendini düşüncesel,duygusal,bedensel ifade edebilme gücü,yeteneklerini,becerilerini kullanabilme gücü ile ilgili.      Hep y

Hayat Güzeldir Yeterki Görmesini Bil,Yaşamına Sahip Çık

Hayatın güzelliği senin elinde,senin zihninde,senin ruhunda,kalbinde,bedeninde saklı.Buna şaşırıyor musun?Hayatın güzel olduğunu,nasıl bakarsan öğle göreceğini her yerde duyuyor,okuyor musun?Saçma mı geliyor tüm bunlar? Safsata diyorsun değil mi? Herkes mutlu olsun gurupları çıktı bir şeyler söylüyor değil mi?Hep aynı ,yalan,numara,palavra tüm bunlar diyorsun değil mi?     Sen ne düşünürsen düşün yaşamın anahtarını elinde,avucunda tutuyorsun.Huzur,mutluluk senin zihninde saklı.Bakış açında yer alıyor.Belki de çok ufak bir açı değişimi ile fark edeceksin belki de çok büyük bir açı değişimi ile,bakışı değiştirdiğin an prk çok şey farklı gelecek sana.İnançların düşüncelerini kovalar.Ardından duyguların oluşur ve eyleme geçersin.İster inan ister inanma herşey zihninde ve ne düşünüyorsan onu çekiyorsun.     Güzel ,harika düşünürsen gelecek hikayenin muhteşem,mucizelerle olmasını sağlarsın.Bu düşünce oturduğun yerden yalı,köşk,lüks ev,araba,para,iş dilemekle olmaz.Yanlış anlama .     Şika

İlişkilerin Bir Matematiği Var mı?Olmalı mı? İşin Sırrı Ne?

   İlişkilerde kadın erkek olsun,arkadaş,dost,ebeveyn,kardeş,kuzen,iş,çocuk olsun temel duygunun razı olmaya dayalı olduğuna inanıyorum.    Razı olmak,"gönlüm razı","senden razıyım"demenin ilişkilerde çok önemli olduğunu,kişilerin ilişkilerinde doyumu,tatmini,dengeyi,huzuru,mutluluğu yaşadığını düşünüyorum.   İkili ilişkilerde,bireyler arası ilişkilerde sorunlar,iletişim arızaları yaşıyoruz.Temelinde anlamamak,dinlemek ,anlamaya,dinlemeye çalışmamak,sadece ben demek ve pek çok sebep yatıyor.     Hangimiz iletişim kurma becerilerimizi daha iyi yapmak için çaba gösteriyoruz?Çabayı gösterebilmesi için bireyin; hataları,arızaları görmesi,  kendi payına düşen sorumluluğu alması ve daha iyi olması için neler yapılabileceğini düşünmesi gerektiğini düşünüyorum."Ben haklıyım" demekle ,karşıdan kibarlık,saygı beklemekle,kendince bir tavrı,söylemi değiştirmek gerekiyor dememekle olmaz .    Herkes empatiyi ,anlayışı,şefkatı,hoşgörüyü,sevmeyi öğrenmeli,kişileri old

Kendinle Tanışmaya Yüzleşmeye Hazır mısın?

     Kendimize dair bilgimiz ne kadar çok olursa neye,ne için ihtiyaç duyduğumuzu ,arzularımızın kaynağını biliriz.    Potansiyelini,yeteneğini,becerilerini,zayıf yönlerini kör noktalarını tanıyan bireyler yaşam kalitelerini yukarıya çıkarmakta daha etkili,etkindirler.      Kendilerine yetenek,beceri doğrultusunda işler seçerek,güçlü yönlerini geliştiren etkinliklerde bulunarak tatmin,mutlu,huzurlu hayatı  kendilerine çekerler.       İçsel kaynaklarını nasıl,nerede,hangi durumlarda kullanmalarını gerektiğini bildikleri için her zaman özdenetimleri olur.       Kendini olduğu gibi herşeyiyle kabul eden insan kendinden memnun,mutlu olur.Değerini bir başkasının takdiriyle,başarıyla gelmediğini bilir.Varlığı değerli olması için yeterlidir.       Korku,endişe,öfke gibi duygularının kendi içinden geldiğini bir olayın ya da başka birinin bunlara sebep olmadığını bilir.        Kendiyle yüzleşen,yaşamının,kendinin farkına varan insan kendi önceliklerine,sevdiği sevmediği şeyleri,ihtiyaç d

Mutluluk Sandığımızdan Daha Kolay Elde Edilen,Ulaşılan,Varılan Bir Şey Olabilir mi?

 " Mutluluk,mutluluk,mutluluk " çok önemli hepumuz için.Bunun için çırpınıyor,koşuyor,çabalıyor,ordan oraya,o aktiviteden bu aktiviteye atlayıp duruyoruz.Acaba bu kadar faaliyete gerek var mı? Çok yorulmadan,çok bir şey yapmadan ulaşılacak bir şey olamaz mı?Bulunduğumuz yerden ona varmak basit  olabilir mi?Fazla mı uğraşıyoruz?        Bana sanki mutluluğu elde etmek,ona varmak,onu yaşamak,ona ulaşmak daha basit,daha kolay gibi geluyor.Ufak,küçük,görkemsiz,şaşasız,lüks içermeyen şeylerde saklı .Mutlu olacağız derken daha çok mutsuzluk çemberimizi büyütüyoruz gibi.     Mutluluğu nerede,kimde,nelerde,nasıl arıyoruz?Kendimize ait mutluluk tanımımız  var mı?Mutluluk için herkes aynı şeyleri yapmak zorunda mı?Biz mutluluk için başkalarının mutluluk araçlarını kullanarak mutlu olmaya çalışıyoruz .Empoze edilen şeyleri yapınca mutluluğa ulaşacağımızı,hayatımızda mutluluğun hep var olacağını sanıyoruz.Yanılıyormuyum?       Hiç sorduk mu kendimize beni ne mutlu eder?Ben en ufak ne y

Suçlamak mı Yaşamayı Seçmek mi?

    Hayatınız boyunca hep birilerine ,koşullara lanetler mi yağdırırsınız?Sürekli suçlu mu var herşeyde ,suç hep bir şeylerde mi?      Sürekli birilerini,kendinizi ayıplar mısınız?Hata mı vardır her zaman?Kınamak,suçlamak,ayıklamak doğru,iyi bir yaklaşım mı?   Sürekli herşeyden kendinizi sorumlu tutup kendinizi eleştirip,suçlar mısınız?Kendinizi eleştirip aşağılar mısınız?Böyle yapıyorsanız kendinizi sürekli yetersiz,değersiz hissedersiniz.Kendinizi suçlandığını için davranışlarımızı düzeltmek için bir çaba,azim göstermeyebilirsiniz.Bu da sürekli sorumluluktan kaçma nedeni olabilir.Hata yapmaktan korkuluğu için riske girilmez.    Başkalarında,koşullarda suç bulmak ta sorumluluk almaktan uzaklaştırır.Suçlama öfkeye,kızgınlığa beden olur.   Kendini ve başkalarını,koşulları suçlanmaktan vazgeçip sadece yeteri kadar kendi sorumluluğunu alıp yapmanız gerekenin ne olduğuna karar verip hareket etmek her zaman daha verimli,zevkli olmamızı sağlayacak ,duygularımızı daha iyi yönetecek ve yaş

Yeniliğe Açık Olmanın Gücünü Yaşamak

   Yenilik yeni düzen,radikal kararlar kimimizi çok,çok ürkütür,kaygılandırır,endişelendirir,nasıl olur,nasıl yaparım sorularıyla iç dünyamızda korkuya,paniğe ,strese sebep olur.    Yenilik kimimiz için fırsat,geliştirici,güçlendirici bir şey.Böyle bakan kişiler herşeyden önce içsel kaynaklarına,yeteneklerine,becerilerine,potansiyellerine güvenirler.Ellerinde bulunan fiziksel kaynakların etkin,az,çok olup olmadığına bakmadan neler yapabileceğine odaklanır? Neden olmasın sorusuyla nelerle ne yapabileceğini kurgular.Kendini keşfetmeye,farketmeye,öğrenmeye açar ve akışa girerek harekete geçer.Bu manzara yeniliğe açık olmanın güçlü etkisini yaşamaya açar bizi.Önümüze gelen fırsatlara algımız açık olur,adımları imkân yaratacak şekilde atarak süreç yolculuğu yaşamaya başlarız.    Yeteneklerimizi,güçlü yönlerimizi nerede kullanacağımız konusunda kaygı duymadan,cesaretsizliğe kapılmadan güvenle,motivasyon ile ilerlemeye devam ederiz.Önümüze çıkanları fırsat,geliştiren etken olarak görürüz.

Her Şeyin Bir Duygusu,Anlamı Var Değil mi?

Hayatımızda her ne yapıyorsak bir anlam yüklediğimizden ve yüklediğimiz bu anlamdan dolayı hissettiğimiz,hissedeceğimiz  duygulardan yapıyoruz.Yaşamımızda var olan herşeyin bizim için bir anlamı,duygusu var.Hayatımıza katmak istediklerimiz,peşinden koştuğumuz her şey için .     Bugün neye,nasıl bir anlam yüklediniz? Yüklediğiniz anlamlar ne hissettirdi? Bir düşünün.İşinizin,kariyerinizin size hissettirdiği duygu ne?Ne anlam ifade ediyor?Tercihlerinizi,kararlarınızı hangi anlam ve duygular doğrultusunda alıyorsunuz?   " Bir anlamı olmalı "cümlesini ne kadar kullanıyorsunuz?Şimdiye kadar kendinize anlam ifade etmeyen,istediginiz duyguyu katmayan birşey yaptığınız oldu mu?Olduysa ne hissettiğinizi hatırlıyormusunuz?    Yediğimiz yemek içtiğimiz sıcak ya da soğuk içeceğin bize verdiği bir anlam ve kattığı duygu var.Damağımızda kalan tatlar,lezzetler bize haz,keyif verir.Bir hoşluk yaşarız,o an mutluyuzdur,keyfimiz iyidir.      Takip ettiğiniz ,yaptığınız  spor için ifade etti

Para,mal,eşya mı bizim sahibimiz yoksa biz mi onların sahibiyiz?

  Hep beraber irdeleyelim,para,aldığımız eşyalar,mallar,mülklerin efendisi biz miyiz,onlar mı? Bunu nasıl anlarız?     Sürekli benim param,benim mslım,benim evim,benim araban diyorsan.Ben yaptım,ben ettim diyorsan.Sahip olduğun parayla kendini özgüveni,güçlü hissediyorsan,paran,zenginliğin için saygı görmeyi,sevilmeyi istiyorsan,sahip olduklarına sahip olmayan insanları küçümsüyorsan.İnsanları üzerindeki kıyafetlerine,ceplerine,statülerine göre değerlendiriyorsan.Giydigin marka kıyafetlerle,sahip olduklarınla değerli olduğunu sanıyorsan.Bilki para senin efendin.Sahip olduğun herşey senin sahibin.    Peki parayı,eşyayı,malı kısaca sahip oldukları mızın efendisi nasıl olacağız?Herşeyden önce sahip olunan şeylerle değerli olmasın kendinin cız çıplakta olsan değerli olduğunu bileceksin.İnsanların seni sen olduğu için seçmelerini,satmalarını isteyeceksin.İnsanları kendi oldukları için sevip,sayacaksın.Sahip olunan mala,mülke,paraya,giyim kuşama göre tavır,duruş sergilemeyeceksin.Karakteri

Olan Bitene Tercüman Olma

  Hayatın içinde yaşamı sürüyoruz ve alanlarımız içinde pek çok şey oluyor Peki bu olanların neler olduğunu tanımlayabiliyormuyuz?Söylediğimiz,yaptığımız şeyleri,Hislerimizi farkında mıyız?Yaşamımızda olanlara fotoğrafın tamamından bakarak neler olup bittiğine dair gözlemleme,tarif yapma becerisi bizi tercihlerimizi,seçimlerimizin bilinçli,farkındalı,kendimiz için anlamlı olacak şekilde yapmaya yöneltecektir.     Bazen eyleme geçmek ister geçmeyiz,geciktirir,erteleriz,şimdi beklemeli mi anlayamayız.Olan bitene tercüman olmaya başlayınca uygun zamanda uygun davranışı gösteririz.      Hayatımızda karmaşa olabilir.Bu karmaşa Mükemmelliyetçilikls,her şeye yetisirim modundan,kendini ispatlamaktan,ben güclüyümden pek çok neden olabilir.Burada ne olduğunu,neden olduğunu farkettiğimiz,keşfettiğini an karmaşadan çıkabileceğini çözümü üretir,seçeneğe geçeriz.     Düşüncelerimizi yakalayarak hangilerinin pozitif hangilerinin negatif olduğunu kendimizi nasıl sabote ettiğimizi Farkederek duygula

Evet! Ve Hayır! Demek Sorumluluk Almak mı?

    Lisanımıza yerleştirdiğimiz Evet!  ve Hayır! kelimeleri hayatımızı kolaylaştırırken bir yandan canımızın sıkılmasına da sebep oluyor.     Hayır!  demek isterken nice evetlerimiz enerjimizi düşürür,keyfimiz kaçar.Evet demekten dolayı canımız sıkır,"niye evet dedim "diye kendimizi yer bitiririz.    Evet dediğimiz kadar  hayır demeyi bilmeli,hayır demenin sorumluluğunu almaya cesaret etmeliyiz.Bu cesareti göstererek hayır!kelimesini doğru yerde kullandığımızda ne kadar yaşamımızın kolaylaştığını görecek,farkedecek ve kesfedeceğiz.Her  birey hayır!kelimesini nerede uygun uslupla kullanmaya kendi karar vererek bunu yaşar.     Hayatta en canımızı sıkan şey kırılmasın,üzülmesin diye söylediğimiz evetleri karşı tarafı kırmayacak şekilde kibarca hayıra döndürebilmek.Hayır!demek istediğimizde bunu yaptığımız zaman,yavaş yavaş yaşamımıza girer.Böyleliklevyapmak isteyip yapmadığımız şeyi yaptığımız için özgüvenimiz,kendimize olan saygımız artacaktır.Bir teklif geldiğinde o an iste

Bir Kelime,Bir Cümle,Bir Kitap,Bir Film,Bir İnsan Yaşamda Fırsat Olabilir mi?

     Yaşam her gün kendi içinde spontanlık ve rütiel gidiyor.Her birimiz bunun içinde roller üstlenip yerine getiriyor,yüzüyor,koşuyor,atlıyoruz.Peki yaşam alanlarımız içinde rastlaştığımız,buluştuğumuz,tanıştığımız insanlar bizler için tesadüfen mi ibaret yoksa fırsat mı?      Duyduğumuz  ya da okuduğumuz bir kelime ,cümle kitap tesadüf mü ,fırsat mı?      İzlediğimiz bir film aradığımız,merak ettiğimiz şeyleri keşfetmemizi sağlamışsa bu tesadüf mü fırsat mı?     Aslında bunların hepsi neyin nerden geleceğini bilmediğimiz,ummadığımız nimetler,rızıklar,beteketler.İhtiyaç duyduğumuzda,kalbimizdeki o istek yogunlaştığında karşımıza tepsi ile sunulan mucizeler,hediyeler.     Bazen yeter artık elimi eteğini çıkıyorum dediğimizde bir kapının açılması,o kaybettiğimiz heyecanı,coşkuyu tekrar yakalayıp tutkuyla işe koyulmanız hepsi birer zenginlik değil mi?Çiftçi olarak ekilen tohumların meyvesini toplamayı beklerken bir anda yağan nimetler.     Okuduğumuz kitap,şiir,izlediğimiz film,bir