Ayşegülimamoğlukoçlukakademisi

  Merakın, merak etmenin yaşantımızda gücü, etkisi var. Merakın etkiselliği onun bize getirdiği zenginlik, konfor, yaratıcılık mı?   Merakın getirdikleri  üretkenlik, ilerlem k, ileriye gitmek, eylemlerde bulunmak, yapmak, olmak, sahip olmak mı?   Merak bir yandan huzur, sevinç, neşe heyecan, motivasyon, cesaret, güven, sevgi,. . ...... getirirken bir yandan huzursuzluk, kaos, çatışma, problem, engellenmişlik, tembellik, korku, tatsızlık, endişe, kaygı, ..... getirir mi?    Hayatta neyi değiştirmek, neyi dönüştürmek, neyi yenilemek, yenilik, farklılık katmak istiyorsak merakla gelmiyor mu? Merak ilgiyi mi doğuruyor  ilgi mi merakı  Yahut ikisi el ele yürüyen bir şey mi? Biri olmadan diğeri diğeri olmadan öbürü olabiliyor mu? Oluyorsa nasıl, nerede, ne zaman? Hepsi mümkün ve oluyor gibi geliyor bana.   Beklenmedik ve beklwndik durumlar merakın gücü mü, etkisi mi?   Motive eden, tevşik eden, tavsiye eden, tasfiye eden, araştırmaya, öğrenmeye, eyleme, yapmaya yönelten merak etkisi, m

   José Saramago 'nun Kopyalanmış Adam romanında "Arayan Bulur" isimli filmin adı geçiyor. Bu cümle bana çok şeyler çağrıştırdı.   Arayan Bulur! Gerçekten arayan bulur mu? Ne aradığımızı bilmiyorsak bile mi? "Arayan Bulur "' u yanımıza alıp yola çıkınca rastlaşacağımız, önümüze, karşımıza çıkan her şey buna hizmet edecek ve işte "aradığım" diyebileceğiz. İnsan ruhunu, sezgilerini dinleyemeyince, öten, sürekli bir şeyler fısıldayan, vıdı vıdı eden zihni durduramayınca, durduramayınca gerçekten ne istediğini, neye ihtiyacı olduğunu bilemiyor, bulamıyor değil mi?   Her gün pek çok fırsatla yüz yüze kalıyoruz. Bize pek çok fısıltılarla, sembollerle, kitapla, müzikle, tanıdığımız tanımadığımız kişilerle,.... pek çok mesaj, işaret geliyor. Farkında değiliz. Çıkış yolu, bir başlangıç, farklı bir şey  yenilik, çözüm, ilham,.... farkında olmadan bize geliyor. Aramadığın halde, biz aradığımızı farkında olmadığımız için önümüze geliyor ve duymuyor, görmüyor

  Franz Kafka:". Gerçek yol, tepede değil, yerin azıcık üstünde asılı bulunan hallerden geçer. Katedilmekten ziyade insanı tökezketmek için var gibidir."   Yaşamda içinden geçtiğimiz deneyimler, durumlar, ilişkiler, iletişim  duygusallık,..... kat etmek, elde etmek, varmak, sahip olmak,ulaşmak,.. için, kendi tepemize çıkmak, güç, otorite, sözümüzü dinletmek, sadece kendi faydamız için bencilce yaptığımız, söylediğimiz her şey dahil değil mi  buna?     Yaşadığımız her düello, kaos kat edmek, sahip olmak, elde etmek, mutlu olmak, huzur  refah,.... için hallerden geçiyoruz. Yaşam içinde tökezliyoruz  Bundan memnun olmuyoruz. Tökezlediğimiz durumları engel, olumsuzluk  problem olarak görüyoruz. Tökezleme bir sorun mu?   Buna Ba, en ilişkide olduğumuz kişiler, bazen kendimiz, inançlarını, niyetimiz, çevre,... pek çok neden oluyor . Burada güzelliği görmek, bulmak, çalışmak bireyin tercihi.    Niyet  niyet, niyet. Neye niyet ediyorsak öncelikle o niyetin içine bakmak. Gerçekten