Ayşegülimamoğlukoçlukakademisi

  Özlem  mi arzuyu getirir,arzu mu õzle mi?Her ikisi  birbirini nasıl etkiler?Biri olursa diğeri olmasada var olur mu? Birbirleri ,bizim ve yaşam üzerindeki etkileri ne?   Bu sorulara yanıt hem genel olacsk hem bireye özel olacak.Öncelikle arzu ve özlem ne demek ,arzu deyince ne anlıyoruz,özlem deyince ne?   Şimdi oturduğunuz yerde neye özlem duyduğunuzu düşünün ?Özlem hissi sizdevarzuya döndü mü,dönüyor mu?Özlenen şeye göre degişir ?Özlediğimiz şeyi arzular ve eyleme geçeriz.cÖzlediğimiz şeyi  sadece özler,içimizde onun tatlı anısını yaşar ,o zamanki ve şimdideki oluşturduğu duyguyu yaşarız ,arzuya dönmez.   Neyi,neleri özlüyoruz ?Özlediğimiz şeylerden hangilerini tekrar yaşamak,yaşama katma arzusu oluşuyor?Bu arzu neler yapabilirsin diyor  ?    Özlemle arzu birbiribden farklı ?Ne arzu özlem ne de özlem arzu ?    Peki hiç bilinmeyen ,deneyimlenmemiş bir şey özlenebilir mi?Özlem duygusunun oluşması iciniçin daha önce onu yaşamak ,deneyimlemek,ne olduğunu bilmek ,keşfetmek mi gerek

   Durum, koşullar, kişiler, içinde bulunduğumuz ortam,karşılıklı ve toplumsal  ilişkiler,.... ne ise ona göre öfke duygusu oluşuyor. Bunlar çok ufacık şeylerden  altında kocaman şeylere kadar pek çok şeyi kapsıyor.(Biri evi düzeltirken diğerinin dağıtması,biri temizlik yaparken diğerinin hiçbir şeye elinindurmemesi,dikmesi ,rahatsız olunan şeyin söylenmesine rağmen duymazdan gelinmesi ,bu ve benzeri şeyleri söylediğiniz kişinin duymaması,dikkate almaması,en azından ufacık bile olsa dikkat etmemesi girulmeme,fiyulmama düşüncesi yarattığı için öfkelenme,kızma ,bağırma,çabaların ve pek çok şeyin görülmemesi,takdir edilmemesi,...) gibi yaşam içinde pek çok davranış,tavır,söylem,olay öfkeye neden oluyor.    Öfkenin altında yatan duygular neler olabilir?Haksızlık, yalnızlık, engellenmişlik, yetersizlik, saygısızlık, değersizlik,kıtlık,yetersizlik,çaresizlik,önemsenmemeumutsuzluk,huzursuzluk,mutsuzluk,tatmin olamama,.......gibi duygular .     Bazı insanların çok talepkar olması, hayır diye

  Azra Kohen'in Gör beni  kitabının adı bende görülmek,görüldüğünü,duyulduğunu bilmek,bunu hissetmek,fark edilmek üzerine bir şeyler çağrıştırıyor.Kitabın adı esin kitabı esin oldu, düşündürttü.Neler mi onlar?   "Gör Beni "bu cümle hepimiz için önemli olsa gerek ve pek çoğumuzun sessiz çığlığı,yarası belki de.    Yaşamımızda birilerenin yaptıklarımızı,gayretimizi,çabamızı,iyi niyetimizi,yeteneklerimizi,performansımızı,sevgimizi,değer verdiğimizi,düşündüğümüzü görmesini istiyoruz.Görülmediğimizi düşündükçe o kişiler tarafından, içimizden sessizce ya da sesli  "gör beni artık,duy beni artık"diye çığlık atıyoruz .Öyle çığlıklar atıyoruz ki bu bizde asabiyete,hırçınlığa,hırsa,öfkeye,encenmişliğe,kırılganlığa,küskünlüğe,lılmışlııa,lalnızlığa dönüşebiliyor .Varlık,aidiyet duygusu zedeleniyor.Değersiz,sevilmeyen,sayılmayan ,önemsenmeyen hissedebiliyoruz.  " Gör beni" çoğumuzun yaşı ne olursa olsun en büyük derdi gibi.İş ,meslek ,özel hayatta sanki hepimizi

  "Mecburum,mecburiyetlerim var,hepimizin mecbur olduğu şeyler,durumlar var,...."gibi söylemlerle ne remek isteriz,ne anlatmaya çalışırız?Klişe olmuş,büyüklerimizden,sorumluluk sahibi insanlardan dulduğumz için mi dilimize  dolanır?  "  Mecbur olmak,mecburiyet " ne demek ister?Neyin simgesi?Neye işaret eder?Burada fark etmemizi gerektiren ,bize hizmet edecek felsefe ne?    "Sabır",mı?, "Akış" mı?,Kabul"mu?", "Teslimiyet"mi?"Seçmek mi?", "Sevmek  mi?"Mecburiyet'in sabırla,akışla,kabulle,teslimiyetle,zeçmekle,sevgiyle,istemekle nasıl bir ilişkisi ,bu ilişkinin nasıl bir dansı olabilir?   "Mecburum"düşüncesi kişinin kendi kendine koyduğu bir engel mi?*Mecburum yerine "seçiyorum,istiyorum "düşüncesi insana daha iyi gelir.Enerjiyi yukarı çeker,yapma isteği uyandırır.Of,pöf yerine bir isteklilik hali,akışa uyma ve bunlar için sabırlılık süreci gelir.Bu kabulle,duruma onay verip teslim o

  Kendini bilmek nedir ,ne değildir?Herkes kendini bilebilir mi?Bunun için istekli mi olmak gerekir?Bu bir ihtiyaç mı?Yaşadığı deneyimler içinde hoşnut olduğu olmadığı insanlar,durumlar   mı insanda kendini bilme ihtiyacı,isteği oluşturur?    Kendini bilmek ,değişmek,birstatüden diğerine geçmek,kendini hem ōldürmek hem öldürmemek.Egonla,gururunla,kibirinle,kininle,nefretinle,öfkenle,kızgınlığınla,ezikliğinle,,öfkenle yüzleşmek .Pişmanlıklarla,suçlulukla,suçlamayla barışmak.    Olanla olmalanla,değiştirebilecek seninle,değiştiremeleceklerinle anlaşmak,sarışmek,buna teslim olmak.Değişfirebileceklerinle zekanı,aklını,becerilerini,ikleriniyeteneklerini,potansiyelini,donanımını en üstte kullanmak,kendini ortaya koymak.   Kendini bilmek y,rolleri kabulzetmek ,onları yok saymamak ,gönüllü,sevgiyle yerine getirmek Her bir rolün kendin olduğunu fark etmek.Bulunduğun yerde,şimdide enerjini keşfetmek.Hiçbiri için isyan etmemek.     Kendini bilmek,gecmişible barışmak ,geleceğine umutla  bakmak