Ana içeriğe atla

"Gör Beni"

  Azra Kohen'in Gör beni  kitabının adı bende görülmek,görüldüğünü,duyulduğunu bilmek,bunu hissetmek,fark edilmek üzerine bir şeyler çağrıştırıyor.Kitabın adı esin kitabı esin oldu, düşündürttü.Neler mi onlar?
  "Gör Beni "bu cümle hepimiz için önemli olsa gerek ve pek çoğumuzun sessiz çığlığı,yarası belki de.
   Yaşamımızda birilerenin yaptıklarımızı,gayretimizi,çabamızı,iyi niyetimizi,yeteneklerimizi,performansımızı,sevgimizi,değer verdiğimizi,düşündüğümüzü görmesini istiyoruz.Görülmediğimizi düşündükçe o kişiler tarafından, içimizden sessizce ya da sesli  "gör beni artık,duy beni artık"diye çığlık atıyoruz .Öyle çığlıklar atıyoruz ki bu bizde asabiyete,hırçınlığa,hırsa,öfkeye,encenmişliğe,kırılganlığa,küskünlüğe,lılmışlııa,lalnızlığa dönüşebiliyor .Varlık,aidiyet duygusu zedeleniyor.Değersiz,sevilmeyen,sayılmayan ,önemsenmeyen hissedebiliyoruz.
 " Gör beni" çoğumuzun yaşı ne olursa olsun en büyük derdi gibi.İş ,meslek ,özel hayatta sanki hepimizin çırpınışı,telaşı.Denize düşen yüzme bilmeyen birinin boğulmamak için çırpınması,debelenmesi gibi.
    Acaba gormesini istedigimiz"gör beni"dediğimiz insanlar gerçekten görmüyorlar mı?Görüp görmezden mi geliyorlar? istediğimiz ,hatta umduğumuzdan çok daha fazlasını gördükleri,anladıkları,duydukları halde görmemiş,duymamış,anlamamış,fark etmemiş gibi me yapıyorlar?Gerçekten görmüyorlar,anlamıyorlar mı?Ya da hepsi mi?Buna kişileren egosu,kibri,gururu,intikam güdüsü,ders verme niyeti,..........,........,..........gibi şeyler mi nedan oluyor!
  Öne çıkmak,fark edilmek isteyenler,garip,anlamsız bulduğumuz çıkışlar yapanlar,sürekli bir şeylere müdahale  edenler,sırasını beklemeyenler,gerekli gereksiz konuşanlar,kendini bulunduğu,girdiği her ortamda göstermeye çalışanlar,kural dışı davranış gösterenler(hepsi değil),...,...."gör beni"diyenler olabilir mi?
    Onay,takdir ,teşekkür ihtiyacımızın altında yatan sebepleden biri de "görülme,duyulma,anlaşılma,görüldüğümüzü,duyulduğumuzu bilme" ihtiyacı mı?
    "Gör beni" ile yaşamak,her gün ,her şeyde bunun için uğraşmak,savaşmak,mücadele etmek zihinsel,duygusal,bedensel ve ruhsal etkisi neler?Bu uğurda her gün,sık sık,arada sırada neler oluyor dünyamızda?İlişkilerimiz ,davranışlarımız nasıl etkileniyor?Bunun için mücadele ettikçe daha çok hüzün,mutsuzluk ,tatminsizlik ,motivasyon kaybı,umutsuzluk,yorgunluk ,.....,.....mu geliyor?
     "Gör beni"ne demek,ne anlama geliyor her birimiz için?Bizim için bu derece bu cümlesinin verdiği anlamı yaşamak,hissetmek neden önemli?Neleri ihmal ve ihlal ediyoruz ki "gör beni"bu kadar önem arz ediyor?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kendine Hak Gördüğünü Başkasına da Hak Görüyor musun?

     Bencil olmak !Bu hepinizden var.Kimse ben bencil değilim demesin.Hepimizde var bencillik.Bencillikten biri, önce ben sonra sen denen olumlu bencillik.İkincisi,sadece ben ve hiçbir zaman diğeri denmeyen olumsuz bencillik.Sanırım bu iki alanda kendimizi mutlaka göreceğiz.Hangi alanda olduğumuzu farkedeceğiz.    Herkesin kendisine şunu sormasını isterim:"ben kendim için bunu şunu istiyorum ,peki bunu en yakınlarımdan başlayıp hiç bilmediğim insanlara kadar isteyebiliyor muyum"diye.Kendimiz için her istediğimiz bir başkası için ihtiyaç,arzu,mutluluk,huzur olmayabilir.Ancak kendime hak diye görüyorsam oda,onlar da istiyorsa onunda olsun,onda da olsun diyebiliyorsam demek ki olumlu bencil taraftayım.    Toplu yaşamın içindeyiz.İster tek ,aileyle,evli,arkadaşla yaşayalım,apartman,müstakil ev olsun her gün toplu yaşamın içinde nefes alıp veriyoruz.Sadece kendi keyfini düşünüp,"benim tek eğlencem bu"gibi düşüncelerle kendine hak görüp diğerini düşünmeden...

Nasıl Egoist Olunur?

      Hep ben ,benim,benim dediğim,benim ihtiyaçların,benim arzularım,......gider.Bu tür kelimelerle başlayan her cümle Ego,egoistlik kokar.Baş rolde sadece biz varızdır ,sadece biz.     Hep sahip olma duygusu ,hep en olma,önde olma duygusu tanıdık geliyor mu?İstediğimiz,ihtiyaclarımız için sorun çıkarmak,etrafımızda bulunan bireyleri zorlamak ,onları hiç düşünmemek.Sadece kendi hissetmek,yasamak,sahip olmak istediklerimiz için başkalarını alet etmek,sıkmak,üzmek,kırmak,onlara empati yapmamak.     Başkalarının gözündeki görüntümüz,düşüncedine,tskdirine önem vermek.Bun benlik duygusu için sadece kendimizi düşünmek,kenfimiz için yaşamak.     Sürekli karşındakinin,etrafındakilerden istemek,almak.Senin icin yapılan iyilikleri,güzellikleri değerli bulmamak,"yapmasaydın,etmeseydin "demek.     Sürekli kendi konforunu,luksunu,rahatligini,karnini,tstmsk istediği,sahip olmak istediği şeyler için yaşamak başkasının isteklerini,ihtiyacların...

Dikkat Et, Gözlerin,Beden Dilin Seni Ele Veriyor!

     Dikkat Et!Gözlerin,Bedenin Seni Ele Veriyor! Farkında mısın?        Ne kadar dışarıda ,birileri ile birlikteyken gülücükler dağıtalım,kahkahalar atalım bunların yalan olduğu dönük ,içi gülmekten gözlerden anlaşılıyor.Kahkaha ve gülücükler kestiğinizde duranlığınız sizi hemen ele veriyor.Mış gibi yaparak kendimizi bunlarn oluşturacağı enerjiye sokmak güzel ancak sırıtıyor üzerimizde,yalan olduğu,numara düğü anlaşılıyor.Çünkü içselleştiremiyoruz.O oluşturabileceği manevi ruhani etkiyi anlayarak,algılayarak keşfetmek,deneyimlemek üzere yapmıyoruz.O nedenle yaşayamıyoruz.Kalıcı olmuyor.Kalıcı olabilmesi ya da kendimizi bu moda sokabilmemiz için anlamamız,farkına varabilmemiz önemli.Yapmış olmak için yapmak,tavsiye ediliyor diye yapmak işte o söylenen kelebek veya balayı etkisi yaratır .    Hiç farkında değiliz karşımızdakinin kişiden hoşlanmadığınızın halde gülücük atsak da karşı taraf beden dilimizden,bir bakışımızdan,ses rengimizden anlı...