Ana içeriğe atla

Geleceği Göz önünde Bulunduran Yanımız

  Hepimizin yaşam içinde pek çok deneyimi var. Bu deneyimler bizde kesin yargılar, varsayımlar, inanç kalıpları, değerler oluşturuyor. Kimisi bize hizmet ederken kimisi sabote edip engelliyor.Hayatımızı oluşturan, şekillendiren dönemeçler, kavşaklara, tepeler, çukurlar, kapılar, zirveler, noktalar, sokaklar her biri. Buralarda sürekli tekrar tekrar dönüp duruyoruz. Kimi koşuyor, kimi yüzüyor, kimi bekliyor, kolluyoruz. Bunlarla yaşıyor, yaşamımızı var ediyoruz. 

  Değişmek, dönüşmek, bir şeyleri değiştirmek, dönüştürmek isterken hep bu sokaklar, deneyimler, kavşaklara, inançlar zihnimizde, kurallarımızda. Halbuki hiçbiri yazılı bir kural değil, sadece deneyimlediklerimiz. İçlerinde bize halen daha gelişmimize, motivasyonumuza, adımlarımıza, hamlelerimize, stratejilerimize hizmet eden olduğu kadar hiç hizmet etmeyen, etmemiş olan, artık işe yaramayan var. Ancak bir türlü bırakmıyoruz. Neden? 

  Bize hizmet etmeyen yerde, inançlar da, yorumlarda, varsayımlarda bizi tutan ne? Geleceği ve ulaşmak istediğimiz hedefleri, amacı,vizyonu, misyonu göz önünde bulundura bilme yeteneği ve becerisiyle temas kurmamamızın nedeni, gerekçesi nedir? 

  Kurban psikolojisi mi, suçluluk mu, suçlamak mı, kendimize, olaylara duvar örmek mi?,,,,,,, 

   Geleceği Göz önünde Bulunduran Yanımız la nasıl daha fazla temasa girebiliriz? Değerlerimize, güçlü yanlatımıza iyi örnekleri ize bakarak bunu yapma olasılığınız devreye girer. Profesyonel Koç ile bunu yaparsanız daha çabuk olur. Nasıl kullanabileceğiniz, kendinizle ilgili nelere odaklanıp yapabileceklerinizi, çoğaltabileceklerinizi görürsünüz. Neleri elemenizin size yol vereceğinizi, size hizmet etmeyenlere değilde artık nelerin hizmet edebileceğini fark edersiniz. 

  Amacınızı şekillendirir ve o yola girme motivasyonu kazanırsınız. Yolda devam etmek için değerlerinizi, güçlü yanlarınızı size hizmet edecek şekle dönüştürütsünüx. Etki alanınızı, Kontrolümüzde olan alanı olmayanı keşfedersiniz ve netleşirsiniz her bir kararınız, seçimlerinizde. 

   Geleceği şekillendirebilme, çngörebilme, vizyon oluşturabilme, hayal kurabilme, bu hayali camlsndırabilme yanınıza temasa geçmenin deneyimini yaşamak size duygularınızı fark ettirir, duygusal çevikliğiniz artar, yeterli, değerli hisseder, kendinizi gerçekleştirme yolunda adı lar atarak bunu yapabileceğiniz olan inancınız her geçen gün artar. Nelere mesafe koyacağınızı fark edersiniz. Kendinizi göstermenin vizyonla, misyonla, amaçla, değerlerle, düşüncelerle, duygularla, davranışlarla, istekle, merakla, tutkuyla, nezaketle, kendinle yüzleşmekle olduğunun bilincine varırsınız....... 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kendine Hak Gördüğünü Başkasına da Hak Görüyor musun?

     Bencil olmak !Bu hepinizden var.Kimse ben bencil değilim demesin.Hepimizde var bencillik.Bencillikten biri, önce ben sonra sen denen olumlu bencillik.İkincisi,sadece ben ve hiçbir zaman diğeri denmeyen olumsuz bencillik.Sanırım bu iki alanda kendimizi mutlaka göreceğiz.Hangi alanda olduğumuzu farkedeceğiz.    Herkesin kendisine şunu sormasını isterim:"ben kendim için bunu şunu istiyorum ,peki bunu en yakınlarımdan başlayıp hiç bilmediğim insanlara kadar isteyebiliyor muyum"diye.Kendimiz için her istediğimiz bir başkası için ihtiyaç,arzu,mutluluk,huzur olmayabilir.Ancak kendime hak diye görüyorsam oda,onlar da istiyorsa onunda olsun,onda da olsun diyebiliyorsam demek ki olumlu bencil taraftayım.    Toplu yaşamın içindeyiz.İster tek ,aileyle,evli,arkadaşla yaşayalım,apartman,müstakil ev olsun her gün toplu yaşamın içinde nefes alıp veriyoruz.Sadece kendi keyfini düşünüp,"benim tek eğlencem bu"gibi düşüncelerle kendine hak görüp diğerini düşünmeden bunu yapmak o

Nasıl Egoist Olunur?

      Hep ben ,benim,benim dediğim,benim ihtiyaçların,benim arzularım,......gider.Bu tür kelimelerle başlayan her cümle Ego,egoistlik kokar.Baş rolde sadece biz varızdır ,sadece biz.     Hep sahip olma duygusu ,hep en olma,önde olma duygusu tanıdık geliyor mu?İstediğimiz,ihtiyaclarımız için sorun çıkarmak,etrafımızda bulunan bireyleri zorlamak ,onları hiç düşünmemek.Sadece kendi hissetmek,yasamak,sahip olmak istediklerimiz için başkalarını alet etmek,sıkmak,üzmek,kırmak,onlara empati yapmamak.     Başkalarının gözündeki görüntümüz,düşüncedine,tskdirine önem vermek.Bun benlik duygusu için sadece kendimizi düşünmek,kenfimiz için yaşamak.     Sürekli karşındakinin,etrafındakilerden istemek,almak.Senin icin yapılan iyilikleri,güzellikleri değerli bulmamak,"yapmasaydın,etmeseydin "demek.     Sürekli kendi konforunu,luksunu,rahatligini,karnini,tstmsk istediği,sahip olmak istediği şeyler için yaşamak başkasının isteklerini,ihtiyaclarını görmemek.K endi mutsuzluğunu ile başkasını

Dikkat Et, Gözlerin,Beden Dilin Seni Ele Veriyor!

     Dikkat Et!Gözlerin,Bedenin Seni Ele Veriyor! Farkında mısın?        Ne kadar dışarıda ,birileri ile birlikteyken gülücükler dağıtalım,kahkahalar atalım bunların yalan olduğu dönük ,içi gülmekten gözlerden anlaşılıyor.Kahkaha ve gülücükler kestiğinizde duranlığınız sizi hemen ele veriyor.Mış gibi yaparak kendimizi bunlarn oluşturacağı enerjiye sokmak güzel ancak sırıtıyor üzerimizde,yalan olduğu,numara düğü anlaşılıyor.Çünkü içselleştiremiyoruz.O oluşturabileceği manevi ruhani etkiyi anlayarak,algılayarak keşfetmek,deneyimlemek üzere yapmıyoruz.O nedenle yaşayamıyoruz.Kalıcı olmuyor.Kalıcı olabilmesi ya da kendimizi bu moda sokabilmemiz için anlamamız,farkına varabilmemiz önemli.Yapmış olmak için yapmak,tavsiye ediliyor diye yapmak işte o söylenen kelebek veya balayı etkisi yaratır .    Hiç farkında değiliz karşımızdakinin kişiden hoşlanmadığınızın halde gülücük atsak da karşı taraf beden dilimizden,bir bakışımızdan,ses rengimizden anlıyor.Biz anlaşılmıyor sanıyoruz ancak gerçekt