Ana içeriğe atla

Koçlukla Farkındalık Kazanmak

     Koçluk bireylere mevcutta oldukları farkındalık düzeyini yukarı tırmandırır.Yasam alanları içinde olan biten ne varsa birey koçluk seansı sırasında öyle bir etkileşime girer ki ,seansa getirdiği gündem üzerinde konuşurken kendini can kulağıyla duyduğu ve Koç'un kendisine yönelttiği güçlü sorularla olaya bakışı ,olay içindeki durumu ,konumu,tutumu,duygusu ,neler yapabilecekleri konusunda büyük bir farkındalık seviyesine ulaşır.
    Koçluk bireye neyi,neleri fark ettiğini de fark ettirir.Gündemindeki konuya yeniden bağlanmasını sağlayarak gerçekte orada ne olduğunu yeniden şekillendirme ve beyin fırtınası ile daha iyi görmesini,ayrım yapabilmesine yardımcı olur.
    Koçlukla farkındalık seviyesini yükselten birey özgüveninin yükseldiğini ,alacağı her karar ,yapacağı her seçim için kendine güvenebileğini ,başkalarının değil kendi doğru,inancı,felsefesiyle yapabileceğini ve bunların arkasında durabilecegini farkeder.Bir birey olduğu algısı ,keşfi oluşur.Ben ve Biz olmak arasındaki ayırımı keşfeder.Bu ikisini yeniden şekillendirebileceğini kendi ihtiyaçları,değerleri ve istekleri ile ne zaman,nasıl ,ne şekilde davranabileceğini farkeferek kendini ,yaşamını yönetme,sorumluluğu alma konusunda istekli ,azimli,gayretli olmaya başlar.
    Kendi düşünceleriyle,inançlarıyla başkasının düşüncelerini,inançlarını ayrımını yapabilme becerisi kazanır.Farkındalıkla duygularını tanımlamayı ,tanımayı öğrenir.Duygularına daha çok kulak vermeye başlar.Kendi temel değerlerini fark etmeye başlar.Pek çok kararının ,seçimlerinin bunlarla bağlantısını keşfini yapar.
     Kazandığı farkındalıkla zor durum olarak tanımladığı şeylerin üstesinden gelebileceğini,bunlar için yapabileceklerini,mevcutta sahip olduğu içsel,dışsal kaynaklarını  güvenle ,cesurca kullanmaya başlayarak kendini yönetme becerisi geliştirir.
   Ne zaman ,neyin kendisine huzur verdiğini,mutlu ettiğini daha çok ayırabilmeye başlar.Kimlerle birlikteyken huzurlu,mutlu kimlerle değil bunun karşılaşması ile çok rahat "hayır"demeyi öğrenir."Hayır "demek istediğinde güvenle kendini sabote etmeden  "hayır "der .
  Başkaları ne der ?'ı çok onemsedigini fark eden birey kazandığı yeni farkindalik düzeyiyle 'ben ne derim?'ı"yaşamaya ,sorgulamaya başlar.
   Kazanılan farkındalık ile flu,bir sis tabakası,kara bir bulut olarak algıladığı şeylerin hiçte öyle olmadığını ,"yapamam,olmaz ....." dediği şeyler için kendini sahip oldufuaolduğu zihin yapısıyla engellediğini yapabileceğini,deneyebileceğini ,o deneyimi yaşamak için kendine izin verebileceğini keşfeder.Yaşamında "boşluk "olarak tarif ettiği,tanımladığı şeylerin artık kendisinde böyle bir duygu oluşturmadığını ,zamanla bunun dolmaya başladığını yaşar.Kendini daha değerli hisseder.Kendininvde bir birey olarak önemli olduğunu ,isteklerini,ihtiyaçlarını önemsemesi gerektiğinin farkındalığı ile kendine duyduğu saygı,sevgi artar.
  Koçlukla farkındalığı,farkındalığın farkındalığını,neleri fark ettiğini yaşayarak bir doyuma ulaşır.
 
 
 
   

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kendine Hak Gördüğünü Başkasına da Hak Görüyor musun?

     Bencil olmak !Bu hepinizden var.Kimse ben bencil değilim demesin.Hepimizde var bencillik.Bencillikten biri, önce ben sonra sen denen olumlu bencillik.İkincisi,sadece ben ve hiçbir zaman diğeri denmeyen olumsuz bencillik.Sanırım bu iki alanda kendimizi mutlaka göreceğiz.Hangi alanda olduğumuzu farkedeceğiz.    Herkesin kendisine şunu sormasını isterim:"ben kendim için bunu şunu istiyorum ,peki bunu en yakınlarımdan başlayıp hiç bilmediğim insanlara kadar isteyebiliyor muyum"diye.Kendimiz için her istediğimiz bir başkası için ihtiyaç,arzu,mutluluk,huzur olmayabilir.Ancak kendime hak diye görüyorsam oda,onlar da istiyorsa onunda olsun,onda da olsun diyebiliyorsam demek ki olumlu bencil taraftayım.    Toplu yaşamın içindeyiz.İster tek ,aileyle,evli,arkadaşla yaşayalım,apartman,müstakil ev olsun her gün toplu yaşamın içinde nefes alıp veriyoruz.Sadece kendi keyfini düşünüp,"benim tek eğlencem bu"gibi düşüncelerle kendine hak görüp diğerini düşünmeden...

Nasıl Egoist Olunur?

      Hep ben ,benim,benim dediğim,benim ihtiyaçların,benim arzularım,......gider.Bu tür kelimelerle başlayan her cümle Ego,egoistlik kokar.Baş rolde sadece biz varızdır ,sadece biz.     Hep sahip olma duygusu ,hep en olma,önde olma duygusu tanıdık geliyor mu?İstediğimiz,ihtiyaclarımız için sorun çıkarmak,etrafımızda bulunan bireyleri zorlamak ,onları hiç düşünmemek.Sadece kendi hissetmek,yasamak,sahip olmak istediklerimiz için başkalarını alet etmek,sıkmak,üzmek,kırmak,onlara empati yapmamak.     Başkalarının gözündeki görüntümüz,düşüncedine,tskdirine önem vermek.Bun benlik duygusu için sadece kendimizi düşünmek,kenfimiz için yaşamak.     Sürekli karşındakinin,etrafındakilerden istemek,almak.Senin icin yapılan iyilikleri,güzellikleri değerli bulmamak,"yapmasaydın,etmeseydin "demek.     Sürekli kendi konforunu,luksunu,rahatligini,karnini,tstmsk istediği,sahip olmak istediği şeyler için yaşamak başkasının isteklerini,ihtiyacların...

Dikkat Et, Gözlerin,Beden Dilin Seni Ele Veriyor!

     Dikkat Et!Gözlerin,Bedenin Seni Ele Veriyor! Farkında mısın?        Ne kadar dışarıda ,birileri ile birlikteyken gülücükler dağıtalım,kahkahalar atalım bunların yalan olduğu dönük ,içi gülmekten gözlerden anlaşılıyor.Kahkaha ve gülücükler kestiğinizde duranlığınız sizi hemen ele veriyor.Mış gibi yaparak kendimizi bunlarn oluşturacağı enerjiye sokmak güzel ancak sırıtıyor üzerimizde,yalan olduğu,numara düğü anlaşılıyor.Çünkü içselleştiremiyoruz.O oluşturabileceği manevi ruhani etkiyi anlayarak,algılayarak keşfetmek,deneyimlemek üzere yapmıyoruz.O nedenle yaşayamıyoruz.Kalıcı olmuyor.Kalıcı olabilmesi ya da kendimizi bu moda sokabilmemiz için anlamamız,farkına varabilmemiz önemli.Yapmış olmak için yapmak,tavsiye ediliyor diye yapmak işte o söylenen kelebek veya balayı etkisi yaratır .    Hiç farkında değiliz karşımızdakinin kişiden hoşlanmadığınızın halde gülücük atsak da karşı taraf beden dilimizden,bir bakışımızdan,ses rengimizden anlı...