Ana içeriğe atla

#Sınırlar ve Değerler

    Sınırlar deyince aklıma  gelenler:Birincisi, kişinin koyduğu,kendini sabote ettiği düşünceler,inançlar.İkincisi,bireyin kişisel alan sınırı  Üçüncüsü, ilkeleri, sınırlaolmazsa bulmazları.
    Sınırlarımız olan kendi kendimize koyduğumuz engeller bizi geliştirmiyor,ileri taşımıyor.İş,meslek,aile,sosyal,sağlık,fiziksel,manevi hayatımıza kadar her şeyi etkiliyor.İlskiler üzerinde ciddi sorunlar yaratıyor.Bir insanın kendi önündeki engellerini kaldırmanın yolu ,kendine hizmet etmeyen inanç ve düşünceleri bırakması.Değerlerini arkasına almak ,seçimleri,kararları değerlerle vermek.
  Kendimize koyduğumuz engelleri değerlerle örtüştürürsek ,bu sınırların değerlerimize hizmet etmediğini ,değerlerimizi yaşamamızı önüne geçtiğini görürüz.Değerlerimiz motivasyonumuzdur.Değerlerimizi yanımıza alıp neyi değiştirmek istediğimizi,ne istediğimizi,neye ihtiyaç duyduğumuzu bulabiliriz.O zaman kendi sabotelerimizi görür ,sınırları sadece kendi kişisel alanımızı korumak  ve değerlerimizi yaşamak adına kaldırır ,kendimize daha zengin bir yaşam oluştururuz.
  Aslında sınırlar zihinde.Bizi engellediğini düşündüğümüz kişi,kişilere bakınca aslında o yapılanın engel değil bize başka bir kapı açan,kapıya yönelten bir işaret olduğunu gorebiliriz.Bunun için farkındalık ,farklı açıdan bakmak,görmek gerekir.Esnemek,diretmemek,ne zaman,nerede inatçı olacağını nerede olmayacağını keşfetmek önemli.
   Esneyemediğimiz,açık olmadığımız,alan açmadığımız,teslim olmadığımız,kabul etmediğimiz,suçladığımız,yapıcı yerine yıkıcı olduğumuz,kurban hissettiğimiz,takıntı yaptığımız,varsaydığımız,küçümsediğimiz,gurur,kibir  yaptığımız her şeyin içinde bize hizmet etmeyen,etrafımızda hizmet etmeyen sınırlar vardır.Bu sınırlar kendi hayatımızı kolaylaştıracak sanırken tam tersi ket vurur.Birlikte yaşadığımız ,çalıştığımız içinde bulunduğumuz her ortamda ilişkisel,iletişimsel problem yaratır.Kimse mutlu olmaz
   Değerler sınırların neresinde duruyor?Bana göre sadece kişisel alanı korumak,değerlerinden ödün vermemek adına oluşturulması gerekir .Bireyi ileri taşıyan,ivme kazandıran,cesaret,güven veren değerleri isteklerimizi,ihtiyaçlarımızı gerçekleştirerek kullanabilmek adına sınırlar olmalı.
   Sabote eden,ileri taşımayan,hizmet etmeyen sınırlar her şeyde yolumuza taş koyar,zihni kirletir,yolu kapatır.Mesela,yeni tanıştığınız bir insan hakkında temiz düşünce üretebiliyor musunuz yoksa hep bir sipheyle ,"bunu bana şimdi neden yaptı,bir çıkarımı var,...?"gibi düşüncelerle mi bakiyorsunuz?
   Sınırlar ve Değerler birbirine hizmet etmeli mi?Sınırlar nerede,nasıl konmalı?Sınırlar nereye kadar olmalı?Nerede olmamalı?İnsan sınırlarının ötesine kendini nasıl geçirebilir ?
Bugünkü farkındalık ,keşif ,yüzleşme konumuz bu olsun?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kendine Hak Gördüğünü Başkasına da Hak Görüyor musun?

     Bencil olmak !Bu hepinizden var.Kimse ben bencil değilim demesin.Hepimizde var bencillik.Bencillikten biri, önce ben sonra sen denen olumlu bencillik.İkincisi,sadece ben ve hiçbir zaman diğeri denmeyen olumsuz bencillik.Sanırım bu iki alanda kendimizi mutlaka göreceğiz.Hangi alanda olduğumuzu farkedeceğiz.    Herkesin kendisine şunu sormasını isterim:"ben kendim için bunu şunu istiyorum ,peki bunu en yakınlarımdan başlayıp hiç bilmediğim insanlara kadar isteyebiliyor muyum"diye.Kendimiz için her istediğimiz bir başkası için ihtiyaç,arzu,mutluluk,huzur olmayabilir.Ancak kendime hak diye görüyorsam oda,onlar da istiyorsa onunda olsun,onda da olsun diyebiliyorsam demek ki olumlu bencil taraftayım.    Toplu yaşamın içindeyiz.İster tek ,aileyle,evli,arkadaşla yaşayalım,apartman,müstakil ev olsun her gün toplu yaşamın içinde nefes alıp veriyoruz.Sadece kendi keyfini düşünüp,"benim tek eğlencem bu"gibi düşüncelerle kendine hak görüp diğerini düşünmeden...

Nasıl Egoist Olunur?

      Hep ben ,benim,benim dediğim,benim ihtiyaçların,benim arzularım,......gider.Bu tür kelimelerle başlayan her cümle Ego,egoistlik kokar.Baş rolde sadece biz varızdır ,sadece biz.     Hep sahip olma duygusu ,hep en olma,önde olma duygusu tanıdık geliyor mu?İstediğimiz,ihtiyaclarımız için sorun çıkarmak,etrafımızda bulunan bireyleri zorlamak ,onları hiç düşünmemek.Sadece kendi hissetmek,yasamak,sahip olmak istediklerimiz için başkalarını alet etmek,sıkmak,üzmek,kırmak,onlara empati yapmamak.     Başkalarının gözündeki görüntümüz,düşüncedine,tskdirine önem vermek.Bun benlik duygusu için sadece kendimizi düşünmek,kenfimiz için yaşamak.     Sürekli karşındakinin,etrafındakilerden istemek,almak.Senin icin yapılan iyilikleri,güzellikleri değerli bulmamak,"yapmasaydın,etmeseydin "demek.     Sürekli kendi konforunu,luksunu,rahatligini,karnini,tstmsk istediği,sahip olmak istediği şeyler için yaşamak başkasının isteklerini,ihtiyacların...

Dikkat Et, Gözlerin,Beden Dilin Seni Ele Veriyor!

     Dikkat Et!Gözlerin,Bedenin Seni Ele Veriyor! Farkında mısın?        Ne kadar dışarıda ,birileri ile birlikteyken gülücükler dağıtalım,kahkahalar atalım bunların yalan olduğu dönük ,içi gülmekten gözlerden anlaşılıyor.Kahkaha ve gülücükler kestiğinizde duranlığınız sizi hemen ele veriyor.Mış gibi yaparak kendimizi bunlarn oluşturacağı enerjiye sokmak güzel ancak sırıtıyor üzerimizde,yalan olduğu,numara düğü anlaşılıyor.Çünkü içselleştiremiyoruz.O oluşturabileceği manevi ruhani etkiyi anlayarak,algılayarak keşfetmek,deneyimlemek üzere yapmıyoruz.O nedenle yaşayamıyoruz.Kalıcı olmuyor.Kalıcı olabilmesi ya da kendimizi bu moda sokabilmemiz için anlamamız,farkına varabilmemiz önemli.Yapmış olmak için yapmak,tavsiye ediliyor diye yapmak işte o söylenen kelebek veya balayı etkisi yaratır .    Hiç farkında değiliz karşımızdakinin kişiden hoşlanmadığınızın halde gülücük atsak da karşı taraf beden dilimizden,bir bakışımızdan,ses rengimizden anlı...