Ana içeriğe atla

Yeni Deneyimlerle Gölgenle Dans Et

Yeni Deneyimlerle Gölgenle Dans Et
  Korku, merak, heyecan, istek, İnanç birleşmesi insanı güdülüyor. Harekete geçiriyor. Harekete geçtiğinde karşısına çıkan şey ona çok yabancı gelse de o merak, onu yapma isteği kendine güven hissettiği hafif korkuya rağmen tetikleyici, cezbedici oluyor.
 Aslında korkunun nereden geldiğini saptayınca kişi onu yönetebilir. "Ben bu u halledeyim, yaparım, yapabilirim, deneyebilirsin" diyor. Korkuyu yönetime onu cesaret, motivasyon aracına döndürebilir kişi.
  Bu akşam yine yeni bir dans ile tanıştım. Akrobasi hareketlerinden oluşuyor. Tavana asılmış kumaş iplerin içine girerek, kah sarılarak kah ayağını dolayıp, hah kendini hiçbir şekilde tutunmadan serbest bırakarak yapılan bir yandan ilk defa yapan için düşerim korkusu veren yapınca zevkli olduğunu yaşadığım, bedeni açan güzel bir denetim, yenilik, başlangıç oldu.
 İnsan işin işine girince, işin mekaniği, matematiğin, fiziğini görünce o şeye olan bakışı bambaşka oluyor. İnsan potansiyeli gerçekten sınırsız. Yaptıkça, potansiyeli kullandıkça kişinin kendine inancı, güveni, cesareti, memnuniyeti ortaya çıkıyor.
  Bazı sağlık problemi ya da korkular bizi bazı şeyleri deneyimlemekten  geri tutabilir ya da biz yaparız bunu. Belirli bir şeye kadar hareket bile tam kapasite ile olmasa yapılarak o deneyim yaşanabilir.
  İnsan kendimize e izin vermeliyiz. Bunun için önce zihinsel engellerimizi kaldırmalı.Olumsuz tüm düşünceyi olumlu yapıp kalben hissetmeye çalışmalı. İnsan bunu yapıp adımı atınca çevreden de bir şekilde  destek geliyor. Biri ya da birileri mutlaka el veriyor. Çünkü bu yeryüzünde birilerine dokunmak, el vermek, fayda, katkı sunmak isteyen insanlar var. Sizde bu niyetle olunca etrafınızda, karşınızda bu insanlar yer alıyor.
  Kendini gerçekleştirmek kendine izin vermek. Aynı zamanda başkalarına da izin vermek. Siz buna izin verince başkaları da size, sizin kendinizi gerçekleştirmenize izin veriyor, destek oluyor. Önyargıyı, eleştiriyi, şikayeti, yetersizliği bırak ve yola koyul, aç kapıyı, eşikten geç, arkana bakma, önüne bak ve yürü. Orada her şey sana hoşgeldin, merhaba, selam diyor. Sen sana düşen sorumluluğu alıp elinden geleni yapmaya başlayınca bunu görenler, izleyenler, fark edenler sana geliyor.
  Sen sana gölge etme. Başkasının bize gölge ettiğini, engel olduğunu düşünürüz hep. Doğrudur da ancak onu engel, gölge değil de fırsat, bunu nasıl aşarım, nasıl çözerim, hangi hamleyi yapmalıyım gibi sorularla çözebileceğini, seçeneğin olduğunu görürsen, işte o an gölge kalkar ve sen onla dans etmeye başlarsın. Dansa kaldırmış olursun o gölgeleri, engelleri. Sandığın ne varsa.
  Ertelediğimiz, yapamam, olmaz," aman şu olur aman bu olur "diye dediğimiz ne kadar şey varsa deneyimle senin için uygun koşullarda. Korkunu seni güdülenme araca çevir, merak  keşfe çevir. Zihnini, bedenin açılacak.
  Kaskatı vücudun var belki de. Hiç düşündün mü? Bu kendini sürekli kasıp frenlediğin, engellediğin için olmasın. Kendine izin verdikçe bedeninde rahatlar.
  Denetimlerde, başlangıçlara açık olmak sana fiziki, maddi, manevi dünyanda ne kapılar açacak sen bile şaşırırsın. Tabi mükemmeliyetçi , eleştiren, şikayet eden yapın varsa "bu muymuş" demen yüksek. Deneyimlerin tarafsız kalabilirsin duygunun da duymaya başlarsın. Bu bile yeni bir deneyim, gölgenle dans etmek.
  Sen gölgeni dansa kaldırıp onunla dans etmeye var mısın?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kendine Hak Gördüğünü Başkasına da Hak Görüyor musun?

     Bencil olmak !Bu hepinizden var.Kimse ben bencil değilim demesin.Hepimizde var bencillik.Bencillikten biri, önce ben sonra sen denen olumlu bencillik.İkincisi,sadece ben ve hiçbir zaman diğeri denmeyen olumsuz bencillik.Sanırım bu iki alanda kendimizi mutlaka göreceğiz.Hangi alanda olduğumuzu farkedeceğiz.    Herkesin kendisine şunu sormasını isterim:"ben kendim için bunu şunu istiyorum ,peki bunu en yakınlarımdan başlayıp hiç bilmediğim insanlara kadar isteyebiliyor muyum"diye.Kendimiz için her istediğimiz bir başkası için ihtiyaç,arzu,mutluluk,huzur olmayabilir.Ancak kendime hak diye görüyorsam oda,onlar da istiyorsa onunda olsun,onda da olsun diyebiliyorsam demek ki olumlu bencil taraftayım.    Toplu yaşamın içindeyiz.İster tek ,aileyle,evli,arkadaşla yaşayalım,apartman,müstakil ev olsun her gün toplu yaşamın içinde nefes alıp veriyoruz.Sadece kendi keyfini düşünüp,"benim tek eğlencem bu"gibi düşüncelerle kendine hak görüp diğerini düşünmeden...

Nasıl Egoist Olunur?

      Hep ben ,benim,benim dediğim,benim ihtiyaçların,benim arzularım,......gider.Bu tür kelimelerle başlayan her cümle Ego,egoistlik kokar.Baş rolde sadece biz varızdır ,sadece biz.     Hep sahip olma duygusu ,hep en olma,önde olma duygusu tanıdık geliyor mu?İstediğimiz,ihtiyaclarımız için sorun çıkarmak,etrafımızda bulunan bireyleri zorlamak ,onları hiç düşünmemek.Sadece kendi hissetmek,yasamak,sahip olmak istediklerimiz için başkalarını alet etmek,sıkmak,üzmek,kırmak,onlara empati yapmamak.     Başkalarının gözündeki görüntümüz,düşüncedine,tskdirine önem vermek.Bun benlik duygusu için sadece kendimizi düşünmek,kenfimiz için yaşamak.     Sürekli karşındakinin,etrafındakilerden istemek,almak.Senin icin yapılan iyilikleri,güzellikleri değerli bulmamak,"yapmasaydın,etmeseydin "demek.     Sürekli kendi konforunu,luksunu,rahatligini,karnini,tstmsk istediği,sahip olmak istediği şeyler için yaşamak başkasının isteklerini,ihtiyacların...

Dikkat Et, Gözlerin,Beden Dilin Seni Ele Veriyor!

     Dikkat Et!Gözlerin,Bedenin Seni Ele Veriyor! Farkında mısın?        Ne kadar dışarıda ,birileri ile birlikteyken gülücükler dağıtalım,kahkahalar atalım bunların yalan olduğu dönük ,içi gülmekten gözlerden anlaşılıyor.Kahkaha ve gülücükler kestiğinizde duranlığınız sizi hemen ele veriyor.Mış gibi yaparak kendimizi bunlarn oluşturacağı enerjiye sokmak güzel ancak sırıtıyor üzerimizde,yalan olduğu,numara düğü anlaşılıyor.Çünkü içselleştiremiyoruz.O oluşturabileceği manevi ruhani etkiyi anlayarak,algılayarak keşfetmek,deneyimlemek üzere yapmıyoruz.O nedenle yaşayamıyoruz.Kalıcı olmuyor.Kalıcı olabilmesi ya da kendimizi bu moda sokabilmemiz için anlamamız,farkına varabilmemiz önemli.Yapmış olmak için yapmak,tavsiye ediliyor diye yapmak işte o söylenen kelebek veya balayı etkisi yaratır .    Hiç farkında değiliz karşımızdakinin kişiden hoşlanmadığınızın halde gülücük atsak da karşı taraf beden dilimizden,bir bakışımızdan,ses rengimizden anlı...