Ana içeriğe atla

Sürprizler Duygulara Açılan Kapılar mı ?

Sürprizler Duygulara Açılan Kapılar
Yaşam içinde karşılaştığımız,yaşadığımız,tecrübe ettiğimiz pek çok sürpriz var.Bunlara yüklediğimiz anlamlara göre ya bize tatlı gelir iyi duygular uyandırır, ya tatsız gelir iyi olmayan duygular uyandırır.Her ne anlam yüklüyorsak  her süpriz duygulara açılan birer kapı.
  Yolda yürürken bir mekanda ,seyahat ettiğimiz bir yerde tanıdığımız biriyle,arkadaşımızla karşılaştığımızda seviniriz.Küçük bir "aaaaa.." çığlığıyla ve dudağımıza yerleşen gülümsemeyle yaşarız  bu sürprizi.Birbirimize sarılır öperiz .Ayak üstü sohbet eder ya da her iki tarafında vakti  varsa bir yerde oturur  konuşuruz.Deneyimlerimizi,öğrendiklerimizi,farkındalıklarımızı,niyetlerimizi,zamanımızı,sevgimizi paylaşırız.Bunlar güzel duyguların kapısını  açar iç dünyamızda.Neşeyi,şefkati,anlayışı,saygıyı,sevgiyi,keyfi ,zenginliği yaşarız.Bilinçaltımıza tatlı bir an,anı olarak kaydedilir.Zaman zaman hatırlar mutlu olur,keyifleniriz.
  Yaşam sürprizler den,mucizelerden,tecrübelerden ibaret bir yolculuk.Bu yolculuk içinde pek çok duyguların kapısından içeri girer ve onları yaşarız.Her yaşadığımız duygu bizde iz bırakır.Kimisi mutluluk,huzur,neşe,çosku,güven verir,motive eder,ruhsal enerjimizi yükseltir.Kimisi korku,endişe,güvensizlik vererek enerjimizi ,motivasyonumuzu düşürür.Bunlarin hepsi var ve olmaya devam ediyor.Güzel duyguların kapısından içeri girdiğimiz gibi olumsuz duyguların kapısından içeri girmenin  makul olduğunu​,yaşanılmasının,deneyimlemek gerekliliğini kabul etmek,kabullenmek ve şikayet etmemek.Şikayet ettiğimiz şeyler büyür ve daha çok rahatsızlık veren duyguların kapısının açılmasını sağlar.Bunun yanında şikayet etmez memnuniyet duygumuzu arttırırsak memnuniyet duyacağımız şeyler çoğalır.Aslında formül basit neyi çoğaltmak istiyorsak ona odaklanmak.Hangi duygu kapısından içeri girmek istiyorsak ona odaklanmak.Yokluk duygusu ile değil varlık duygusu ile bunu yapmak.
     Sürprizlerle seversek yaşamımızda bize sevinç,neşe,coşku,bereket getiren sürprizleri daha çok yaşarız.
   Hayat bir sürpriz her an,her gün.Her yeni bilgi,her tecrübe,her yeni insan,her karşılaşma,her yeni gün sürprizler getiriyor.Bunları karşılama şeklimiz,misafirperverliğimiz duygu kapısından içeri sokuyor bizi.Yaşam yolculuğunda kapımızı çalan her düşünce,her duygu,her olay ,her insan misafirimiz.Evimize ,iş yerimize gelen misafirimizi karşılar gibi karşılarsak bunları,iyi  duygu kapılarından içeriye girişimiz kolaylaşır.
 Sürprizler duygulara açılan kapılar ve bizim aynamız.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kendine Hak Gördüğünü Başkasına da Hak Görüyor musun?

     Bencil olmak !Bu hepinizden var.Kimse ben bencil değilim demesin.Hepimizde var bencillik.Bencillikten biri, önce ben sonra sen denen olumlu bencillik.İkincisi,sadece ben ve hiçbir zaman diğeri denmeyen olumsuz bencillik.Sanırım bu iki alanda kendimizi mutlaka göreceğiz.Hangi alanda olduğumuzu farkedeceğiz.    Herkesin kendisine şunu sormasını isterim:"ben kendim için bunu şunu istiyorum ,peki bunu en yakınlarımdan başlayıp hiç bilmediğim insanlara kadar isteyebiliyor muyum"diye.Kendimiz için her istediğimiz bir başkası için ihtiyaç,arzu,mutluluk,huzur olmayabilir.Ancak kendime hak diye görüyorsam oda,onlar da istiyorsa onunda olsun,onda da olsun diyebiliyorsam demek ki olumlu bencil taraftayım.    Toplu yaşamın içindeyiz.İster tek ,aileyle,evli,arkadaşla yaşayalım,apartman,müstakil ev olsun her gün toplu yaşamın içinde nefes alıp veriyoruz.Sadece kendi keyfini düşünüp,"benim tek eğlencem bu"gibi düşüncelerle kendine hak görüp diğerini düşünmeden...

Nasıl Egoist Olunur?

      Hep ben ,benim,benim dediğim,benim ihtiyaçların,benim arzularım,......gider.Bu tür kelimelerle başlayan her cümle Ego,egoistlik kokar.Baş rolde sadece biz varızdır ,sadece biz.     Hep sahip olma duygusu ,hep en olma,önde olma duygusu tanıdık geliyor mu?İstediğimiz,ihtiyaclarımız için sorun çıkarmak,etrafımızda bulunan bireyleri zorlamak ,onları hiç düşünmemek.Sadece kendi hissetmek,yasamak,sahip olmak istediklerimiz için başkalarını alet etmek,sıkmak,üzmek,kırmak,onlara empati yapmamak.     Başkalarının gözündeki görüntümüz,düşüncedine,tskdirine önem vermek.Bun benlik duygusu için sadece kendimizi düşünmek,kenfimiz için yaşamak.     Sürekli karşındakinin,etrafındakilerden istemek,almak.Senin icin yapılan iyilikleri,güzellikleri değerli bulmamak,"yapmasaydın,etmeseydin "demek.     Sürekli kendi konforunu,luksunu,rahatligini,karnini,tstmsk istediği,sahip olmak istediği şeyler için yaşamak başkasının isteklerini,ihtiyacların...

Dikkat Et, Gözlerin,Beden Dilin Seni Ele Veriyor!

     Dikkat Et!Gözlerin,Bedenin Seni Ele Veriyor! Farkında mısın?        Ne kadar dışarıda ,birileri ile birlikteyken gülücükler dağıtalım,kahkahalar atalım bunların yalan olduğu dönük ,içi gülmekten gözlerden anlaşılıyor.Kahkaha ve gülücükler kestiğinizde duranlığınız sizi hemen ele veriyor.Mış gibi yaparak kendimizi bunlarn oluşturacağı enerjiye sokmak güzel ancak sırıtıyor üzerimizde,yalan olduğu,numara düğü anlaşılıyor.Çünkü içselleştiremiyoruz.O oluşturabileceği manevi ruhani etkiyi anlayarak,algılayarak keşfetmek,deneyimlemek üzere yapmıyoruz.O nedenle yaşayamıyoruz.Kalıcı olmuyor.Kalıcı olabilmesi ya da kendimizi bu moda sokabilmemiz için anlamamız,farkına varabilmemiz önemli.Yapmış olmak için yapmak,tavsiye ediliyor diye yapmak işte o söylenen kelebek veya balayı etkisi yaratır .    Hiç farkında değiliz karşımızdakinin kişiden hoşlanmadığınızın halde gülücük atsak da karşı taraf beden dilimizden,bir bakışımızdan,ses rengimizden anlı...